Eflatun ‘hikaye toprakla başlar,’ demiş.
‘Çiftçi, tohum, toprak ve ürün’ arasındaki ilişkinin bir benzeri de ‘öğretmen, öğrenci, okul/aile ve insan’ arasında var.
Genetik Miras/Aktarım = Kişiliğimizin (dolayısıyla da davranışlarımızın) yaklaşık %20’si
Ev/Aile/Okul = Sosyal ve Bireysel Toprak - Kişiliğimizin (dolayısıyla da davranışlarımızın) yaklaşık %80’i
Sağlıklı ürünler ancak sağlıklı topraklarda yetişir.
Bunun diğer birçok şarttan daha önemli şartı ise ‘tohumun sağlıklı olması’dır. Yani, ancak nesiller boyu muhafaza edilen bir sağlık haliyle, yeni nesiller sürdürülebilir sağlık şuuruyla yetiştirilebilir.
Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun da ifade ettiği gibi ‘bir millet, her nesilde yeniden doğar’.
Her nesilde yeniden ve daha güçlü doğacak olan nesillerin doğumları ve yetiştirilmeleri görevi de Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk tarafından öğretmenlere verilmiştir.
Bu kutsal görevin yüksek farkındalığıyla yaşamak ve görevimizi o doğrultuda itinayla icra etmek biz öğretmenlerin öncelikli sorumluluğudur.
Sevgili Doğan Cüceloğlu Hocamızın sorusuyla tüm meslektaşlarımın öğretmenler gününü kutluyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum:
‘Kendi çocuğunuzu, yeğeninizi ya da sevdiğiniz bir başka çocuğu sizin gibi bir öğretmene emanet eder miydiniz?’
Bu vesileyle öncelikle üzerimde emeği ve hakkı olan tüm öğretmenlerimin, ardından da bu kutsal mesleğin sorumluluğuyla çalışan bütün meslektaşlarımın öğretmenler gününü kutluyor, önlerinde saygıyla eğiliyorum.
'Öğretmenlik hiç bitmeyen öğrenme sorumluluğuna soyunabilen cesur ruhların işidir' derdi sevdiğim Ustam. Ve sonra da şunu söylerdi:
'Bir öğretmen ve bir öğrencinin olduğu yerde, bir kişi öğretir iki kişi öğrenir.
Her öğretmen öğretme sürecinin görünmez öğrencisidir de.
Bu şuurla yaşamak ve insanın varoluşunun en önemli sebeplerinden birini, yani öğrenmeyi kutsal saymak esastır.'
Her zaman gururla ve mutlulukla söylüyorum:
'İyi ki öğretmen olmuşum, iyi ki bu yolculuğa dahil olmuşum.'
Öğretmenler günümüz kutlu olsun sevgili dostlar...
Sevgi ve saygılarımla, Murat Kaplan