“Teslimiyet mükemmelliği getirir.”
Eğri olan düzelir, boş olan dolar, yıpranmış olan yenilenir.
Eğer az şeye sahipsen kazancın bol olacaktır.
Eğer çok şeye sahipsen kafan karışacaktır.
İşte bu sebeple 'Üstat Tek Olan’ı kucaklar ve dünyaya örnek olur.
Kendini göstermemesine rağmen ışıl ışıl olur.
Kendini övmemesine rağmen herkesçe (diğerlerinden) ayırt edilir.
Ödül beklememesine rağmen bir sürü ayrıcalığa nail olur.
Şan ve şeref peşinde koşmamasına rağmen şanı yürür.
Üstat, nasıl takip etmesi gerektiğini bildiği için önder kendisi olur.
Rekabete girmediği için bu alemde kimse onunla rekabet edemez.
“Teslimiyet mükemmelliği getirir.”
Gerçekten de teslimiyet kemale erdirir,
mükemmellik de tüm evreni emrine amade kılar.
Az konuş; kendi öz tabiatına bağlı kal.
Güçlü bir rüzgar bütün gün esmez.
Sağanak yağmur sabahtan akşama yağmaz.
Rüzgar ve yağmur göklerden ve yerden gelir.
Ama onlar bile uzun süre devam edemez.
O halde insanın çabalarının sonu nereye kadardır ki?
Parmak ucunda duran bir insan dengede değildir.
Uzun adımlar atmakla da koşuya ayak uydurulamaz.
Kendine hizmet edenin önü aydınlanmaz,
Kendini öveni kimse ayırt etmez,
Kendi mevkiini belirleyenin hiçbir ürünü olmaz,
Dürüstlüğü (sadece) kendine olanı gelecekte kimse hatırlamaz.
İşte bunlar Hakikat yolunda ilerlerken kökünden sökülüp atılması ve
geride bırakılması gereken şeylerin ta kendileridir.
İçte olan dışta olanın temelidir.
Hareketsizlik, yerinde duramayanın efendisidir.
Üstat bütün gün dolaşır,
ama iç hazinesini asla yanından ayırmaz.
Gördükleri ne denli ilgi çekici ve dikkat gerektirici olursa olsun,
O sükunetini korur ve kendini onlara kaptırmaz.
Söyle bana,
büyük bir imparatorluğun hükümdarı pirinç dilenmeye çıkar mı?
Hazineyi dış alemde arayan birisi, kendi köklerinden kopmuştur.
Köksüz kalınca huzursuz olur;
Huzursuz olunca zihni zayıflar ve zihni bu hale gelince de göklerin altındaki hakimiyetini kaybeder.
Hakikati bilen birisi, hiç iz bırakmadan yol alır,
Hiç incitmeden konuşur,
Verirken de hesabını asla tutmaz.
- Lao Tzu, Tao Te Ching